Gazeteci-Yazar Seval Uysal TÜGEM’in Networks Etkinliği’nde Denizli’nin 50 yıllık kentleşme sürecini anlattı. Toplantıya katılanlara zamanda yolculuk yaptıran Uysal, Denizli’nin kentleşme sürecinin başlangıcından günümüze kadar olan süreci slaytlarla anlatarak, şehrin çarpık ve plansız kentleşmesini, şehir dokusunun yok edilişini ve bugünkü kimliksiz haline getirilmesini gözler önüne serdi. Uysal; “Bu şehrin yöneticileri bu şehrin yaptıkça değil, yıktıkça güzelleştiğini düşünmüş” dedi.
Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) tarafından düzenlenen bu ayki networks’un konuğu Şifre Haber yazarı Gazeteci-Yazar Seval Uysal oldu. Merkezefendi Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıya çok sayıda dernek üyesi katıldı.
Kent ve şehir tarihçiliği konusunda çalışmaları ile bilinen ve bu konuda yazılmış üç kitabı bulunan Uysal, dernek üyesi, emlak sektörünün önemli aktörlerine eski ve yeni Denizli’yi anlattı. Bugünkü şehrin plansız ve çarpıklaşma yapılaşma sonucu ortaya çıktığını kaydeden Uysal, şehrin kapitalizmin istekleri doğrultusunda şekillendiğini ve şehri yönetenlerin de buna seyirci kaldığını söyledi.
KİMLİKSİZ BİR ŞEHİRLE KARŞI KARŞIYAYIZ…
Uysal şöyle konuştu: “1960’larda herkes başının çaresine baktı. İsteyen istediği yere evini, dileyen istediği yere fabrikasını kurdu. Bu gidişat 1970’lerde de devam etti. Göçler artıkça kent çeperlerinde kaçak yapılaşma, gecekondulaşma başladı. Sanayi tesisleri şehrin göbeğine yapıldı, şehrin en verimli tarım arazileri sanayi sitelerine tahsis edildi. İstihdam kutsal, sanayici dokunulmaz düsturuyla 1990’lara kadar gelindi. Şehir kendi kendine, çarpık ve sağlıksız bir şekilde büyüdü gitti. 1950’lerde başlayıp, 70’lerin ikinci yarısında hız alan, 80’lerde yükselişe geçen, 2000’den sonra ise küresel trendlerle şekillenen kent kimliği silikleşti, giderek yok oldu. Modernleşme aşkı, deprem bahanesi, sanayi hamlesi, dünya şehri derken sürekli yıkıp, yerine yenisini yapmakla kentin özgün dokusu yok edildi. Hatta öyle bir hale geldi ki, kenti yönetenler, “yaptıkça değil, yıktıkça güzelleştiğini” düşünür oldu!
KIZ MESLEK, ULU CAMİ, SÜMERBANK’DA YIKILDI…
Artık anlatılanlarla yetinmek zorundayız. Kentte ne bahçeli evler, ne de gürül gürül akan arıklar var! Un değirmenlerinin adını bile hatırlayan yok. “Eski”ler elden çıkarıldı. Artık AVM’ler kentleşmenin ölçütü sayılıyor. Kent kimliği oluşturan bu büyük sürecin son mirası Selçuklulardan kalma Ulu Cami idi. Başına gelenleri biliyorsunuz. Kentin endüstriyel mirası Sümerbank Fabrikası, kent belleğinde önemli bir yer edinen Kız Meslek Lisesi’de yıkıldı. Bugün kendine özgün, farklılığı olmayan, imgesel değerlerini kaybetmiş, kimliksiz bir kentle karşı karşıyayız.”
Konuşma sonunda Dernek Başkanı Volkan Yiğit Seval Uysal’a teşekkür belgesi verdi.
Uysal, daha sonra Denizli’nin 1950-2000 yılları arasındaki kentleşme sürecini anlattığı Şehrin İzleri kitabını üyeler için imzaladı.