Site icon Şifre Haber – Denizli Haberleri I

Yalan Söyledi, Yalanlarına Rektör Yardımcılarını da Alet Etmeye Kalktı…

Yalan Söyledi, Yalanlarına Rektör Yardımcılarını da Alet Etmeye Kalktı…

Yalan Söyledi, Yalanlarına Rektör Yardımcılarını da Alet Etmeye Kalktı…

Bülent ÖZTÜRK Yazdı…

PAÜ’de yaşananları yazmaktan bıktım usandım inanın… yalan

Defalarca gündeme taşıdığımız birçok skandal, üzülerek söylüyorum ki Türkiye gündeminde de uzun süre yer kapladı…

Öyle anlar oldu ki…

Şifre Haber’e, bana ulaşan Pamukkale Üniversitesi’yle ilgili ‘konu aynı, isimler farklı’ ihbarları, bilgi ve belgeleri “sırf hep olumsuz yazıyorsunuz” deyip altında ‘kasıt aranmasınlar’ diye geri çevirdiğimiz de olmuştur…

Fakat, bu yazımızda olduğu gibi, ‘skandal’ niteliğindeki bilgi ve belgelere ulaştığımızda ise gereğini yapmak ve kamuoyunu her türlü baskıya rağmen bilgilendirmek durumunda kalıyoruz…

Gelelim, okuduğunuzda aklınızın ve mantığınızın bile almayacağını düşündüğüm Rektör Ahmet Kutluhan’ın, ‘koltukta kalma hırsı’ nedeniyle ağzına yüzüne bulaştırdığı son icraatına…

İzninizle önce konuyu kısaca özetleyeceğim, ardından da birkaç soru ile köşemi bitireceğim…

Bildiğiniz gibi PAÜ Rektörü Kutluhan, PAÜ’nün kadrolu Genel Sekreter Tamer Ceylan’ı, mahkeme kararlarına rağmen görevi iade etmeyince yargılandı, iki kez üniversiteyi tazminat cezasına çarptırttı ve nihayetinde de istemeye istemeye Genel Sekreter Ceylan’a koltuğu teslim etti.

Ta ki PAÜ’nün geçtiğimiz yılki açılış törenine kadar. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un açılışını yaptığı PAÜ Akademik yılı açılış töreni sonrası, dönemin 2 rektör yardımcısı Prof. Dr. Necip Atar ve Prof. Dr. Durmuş Akalın’ın da odada bulunduğu bir ortamda Genel Sekreter Tamer Ceylan’ı odasına çağırarak söyledikleri şikayet konusu olana kadar.

.

(Ceylan’ın şikayet dilekçesinde kayıtlara geçtiği şekliyle aktarıyorum):

“…Geçtiğimiz Yıl Üniversitemiz açılışına katılan TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş un Üniversitemizi ziyaretine kadar da her şey normal seyrinde iken, o ziyaretten sonra Rektörün şahsıma yönelik tutum ve davranışları olumsuz olarak hızla değişti. Nitekim, bir gün beni Makamında Rektör Yardımcımız Necip Atar’ın ve Durmuş Akalın’ın da bulunduğu bir ortamda, Meclis Başkanımız Numan Kurtulmuşun kendisine bir liste verdiğini, o listede benim de adımın olduğunu, kendisine bizimle çalışmamasının telkin edildiğini, şahsımın 28 Şubatçı olarak bilindiğini, ancak öncesinde Rektörü ziyaretine vesile olduğum bir Devlet Büyüğünün yakınının Numan Kurtulmuş’u arar ve benim onların yakını olduğum söylerse elinin çok rahatlayacağını vs. Devlet nizamında hiç de olmaması gereken söylemlerde bulundu. Her iki rektör yardımcımız yaşanan olayı bizatihi, devlet büyüğünün yakını da dolaylı olarak bilmektedirler. İş bu yazıyı yazmadan önce de her birisinin rızasını ve şahitliğini alarak size arz etmekteyim…”

Bu başlangıçta şikayete konu olan bir iddia gibi görülse de iddia korkunç birkaç detayı da beraberinde saklıyor…

Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. derece en önemli makamlarından birinin başında bulunan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un (ki ben kişisel olarak hiiççç ihtimal vermiyorum) böyle bir talepte bulunmuş olması üniversite kadrolarına müdahale ve fişleme anlamına gelir…

İkinci olarak ise ‘aslı yoksa eğer’, bu sefer de Pamukkale Üniversitesi gibi bir kurumun rektörlük makamında oturan zat-ı muhteremin, makamını garanti altına almak için bir siyasetçi ve devlet adamının adını kullanarak suç işlemesi, daha da kötüsü yalan söylemiş olması…

Dikkat ederseniz ‘yalan söylemiş olma ihtimali’ demiyorum… Genel Sekreter Tamer Ceylan’ın Avukatı Bayram Can Çapar’dan edindiğimiz bilgilere göre şahitlerin, hem de dönemin rektör yardımcıları Atar ve Akalın’ın bile ifadeleriyle yukarıda okuduğunuzdan daha fazla detaylarıyla söylenenlerin doğruluğu, PAÜ Rektörlüğü tarafından CİMER’e iletilen savunma yazısında inkar edilse de adeta teyit edilmiş durumda…

Hem de YÖK tarafından gönderilen denetleme kurulu üyelerine verilen yazılı ifadelerde…

Gelelim bahsettiğim sorularıma…

Buradan ilk sorumu TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’a iletmek istiyorum…

Sayın Başkanım, YÖK tarafından soruşturma konusu olan iddialarla ilgili olarak sizin sözlü veya yazılı PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan’dan kadro tasarrufu ve tercihi konusunda bir talebiniz oldu mu?

.

PAÜ Rektörü Sayın Ahmet Kutluhan; CİMER’e rektörlük makamı tarafından verilen cevapta “…Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Devlet büyüğümüzün Rektörlük Makamına 28 Şubat listesi adı altında yazılı ya da sözlü olarak herhangi bir bilgi ve belge iletmesi söz konusu değildir. Başvurunuzda adı geçen şahit olacağını iddia ettiğiniz Rektör Yardımcıları da konunun yukarıda ifade edildiği gibi olduğunu bilmektedirler. Bilgilerinize sunulur” diyerek hem söylenenleri inkar etmiş hem de söylenenleri duyanları da yalanınıza ortak etme çabasıyla sizi tasdik ettiklerini ima ederek, Cumhurbaşkanlığı’nın iletişim makamına yazılı olarak hiç çekinmeden yalan beyanda bulunmuşsunuz.

Bu durumda Sayın Rektör Kutluhan; uzun süre övgüler dizerek birlikte çalıştığınız 2 rektör yardımcınız, koca koca profesörler Atar ve Akalın eğer yalan söylemiyorlarsa siz bu lafları etmiş, yetmemiş gibi CİMER’e de yalan beyanda bulunmuş ve emekli olması ya da başka bir göreve razı olması dayatmasını reddedince de hayatın olağan akışına uygun olmayan soruşturmalarla görevden alarak Genel Sekreter Ceylan’a kumpas kurmuş olmuyor musunuz?

Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Sayın Prof. Dr. Erol Özvar; öncelikle kurulunuza yapılan başvuruyu hiç vakit kaybetmeden, öneminin farkına vararak soruşturma konusu yaptığınız için kamu adına çok teşekkür ediyorum.

Soruşturmanın sonucunda, konuşulanların şahitlerle teyidinin kesinleşmesi durumunda bir devlet büyüğünün adını kullanan, rektör yardımcılarının da kendileriyle aynı görüşte olduğunu belirterek, adeta Cumhurbaşkanlığı makamına yalan beyanda bulunan bir rektörle karşı karşıya kaldığınızda, gereğini yapacak mısınız?

Exit mobile version