Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkezefendi İlçe Başkanı Müjdat İlhan bugün Denizli Gazeteciler Cemiyetinde, gündemi değerlendirmek üzere basın mensuplarıyla bir araya geldi.  

Denizli Gazeteciler Cemiyetinde Türkiye gündemine dair değerlendirmelerde bulunan CHP Merkezefendi İlçe Başkanı Müjdat İlhan, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin yerel seçimlerden sonra birinci parti olması ve çalışmalarını yoğun bir şekilde başlatmasına rağmen sanki o yerel yöneticileri başka ülkenin yurttaşları seçmiş gibi, sanki o hizmetler başka ülkenin insanlarına yapılacakmış gibi engellenmeye çalışılıyor” dedi. 

 “Keşke Yapmak Zorunda Kalmasak…” 

CHP Merkezefendi İlçe Başkanı Müjdat İlhan, “Keşke Denizli Büyükşehir Belediyesi kreş açıyor, keşke Merkezefendi Belediyesi halk et halk süt, Pamukkale Belediyesi halk ekmek açıyor diye konuşmasak.  

Çünkü ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıdan dolay sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket eden belediyeler öncelikle insanların temel ihtiyacı olan; eğitim, barınma, gıda ve tabi ki de anayasal hakları olan diğer haklarının derdine düşüyor. Eğer ülkede ekonomik sıkıntılar yaşatılmasa ve zorluk çeken halka büyükşehir belediyesi halk kart dağıtmak zorunda kalmasa, çiftçiye gebe düve vermek zorunda kalmasa. 

Tohum ve mazot desteğini belediye değil de genel idarenin anayasal hükmü olan GSMH’nin belli bir oranını teşvik olarak dağıtmak zorunda olduğunu bilse de onlar yapsa. Ama maalesef Denizli Büyükşehir Belediyesi 4. metro hattını tamamladı haberini verebilmek yerine bizler, hala bizi 20 yıldan fazla yöneten siyasi iradenin yapamadıklarını yapmak zorunda kalan yerel yönetimlerin başarısını anlatmak zorunda kalıyoruz.  

İşte burada bütün engellemelere ve keyfi davranışlara rağmen sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket eden belediyelerimiz bu konuda ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar” şeklinde konuştu.  

“Halkın İradesi Yok Sayılıyor…” 

Kayyum atamaları ile ilgili de eleştirilerde bulunan Başkan Müjdat İlhan, “Yine CHP merkez yönetim de bütün bunlara karşı kendi politikaları doğrultusunda asgari ücretlinin asgari ücret tutarını, emeklinin en düşük emekli aylığının derdiyle dertlenip bununla ilgili politika üretmeye çalışıyorlar ama maalesef seçilmiş belediye başkanları kayyuma devrediliyor.  

Yerel halkın iradesi yok sayılıyor. Yetmiyormuş gibi yine ülkeye yıllardır terör örgütleri eliyle milyarlarca dolar zarar ettiren ülkenin gelişmesini engelleyen binlerce canımızın yitip gitmesine sebep olan terör örgütleriyle bir arada olma çabasını dillendiriyorlar.  

Ve yine aynı irade seçimlerde kendisiyle rakip olan başta CHP olmak üzere birçok siyasi partiyi o terör yapılarıyla birlikte olmakla suçladılar. Artık hiçbirimiz aklımızla dalga geçilmesine tahammül edemeyecek noktadayız. Aklımızla dalga geçilmesine de izin vermeyeceğiz.  

Bebek katili meclise gelsin diyerek ayrı bir yere gündemi taşımak, akabinde görev verip barış sürecinde terör örgütü lideriyle görüştürdüğün profesörü seçildiği makamdan, ki kanunda açık hükmü bellidir. Sorgusuz sualsiz gece yarısı alıp tutuklu yargılamaya başlıyorsun ve soruşturma için savcı iddianame bile hazırlayamıyor çünkü isnad edilebilecek bir suç yok” dedi.  

“Mücadeleden Geri Durmayacağız…” 

Bizler CHP örgütleri olarak bütün bunları çok yakından takip edip gerek yerel yöneticilere gerekse merkez yönetime aktarma gayreti içerisindeyiz diyen Müjdat İlhan, “Bunun için sokağa çıktığımızda insanımızın ne kadar umutsuz, mutsuz, huzursuz olduğunu maalesef tespit ediyoruz. 

Bütün bunlarla ilgili yapılması gereken şey en önemli şey bir an önce; başta düzensiz göç dalgası nedeniyle, hükümetin büyük bir marifetmiş gibi anlattığı milyarlarca dolar harcamanın önüne geçecek yöntemler geliştirmek. Komşularımızın toprak bütünlüğüne yönelik tüm saldırıların karşısında durmak. Kendi insana gereken yardımı ve gereken ekonomik desteği vermek.  

Eğitimde 10 gün içerisinde 15 bakan değiştirip, sağlıkta çağ atladık dedikten sonra bebek katillerinin kendi menfaatleri uğruna bebeklerin ölümlerine izin veren bu anlayışa dur demek derdindeyiz.  

Artık inanımızın inancı, güvenci ve geleceğe dönük beklentisi kalmamıştır. Kadın cinayetlerinin bu derece arttığı, insanların sokakta yürürken kendini güvende hissetmediği ve gelecek kaygısı yaşayan çocuklarımız, eğitimli gençlerimiz ve beyaz yakalı eğitimli insanımız artık ülkesinde milletiyle doğduğu yerlerle yenide bütünleşmek derdindedir.  

Bizler CHP olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün bize çizmiş olduğu yolda ve değerlerle muhasır medeniyetler seviyesine çıkmak adına her türlü çabanın içerisinde olmaya söz veriyoruz. Ellerindeki yargı sopasıyla tehdit etmeye devam etseler de hiçbirine aldırmadan görevimizi ifa etmeye devam edeceğiz. En büyük desteğimizi de bağımsız basından aldığımızı söylemek istiyorum. Güzel günler göreceğiz, mücadeleden geri durmayacağız” şeklinde açıklamalarda bulundu.