MİT'in eski personeli Enver Altaylı ile birlikte Denizlili eski istihbaratçı Mehmet Barıner ve tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou'nun “FETÖ/PDY yöneticiliği”, “silahlı terör örgütü üyeliği” ve “siyasi ve askeri casusluk” suçlamalarıyla yargılandığı davanın karar duruşması bugün yapıldı.
Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, mahkeme başkanı, davanın 2020 Ocak ayından bu yana devam ettiğini ve 48 celse sürdüğünü belirterek kararını açıkladı.
Kamuoyunun yakından takip ettiği yargılama sonunda, Denizlili eski MİT Mensubu Mehmet Barıner'e, “casusluk” suçlaması ile ilgili 12 yıl 6 ay, “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla ilgili 8 yıl 9 ay olmak üzere, toplamda 21 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
Mahkeme, Alman vatandaşlığı da bulunan Enver Altaylı'ya ise “siyasi ve askeri casusluk” suçlamasıyla 13 yıl 4 ay, “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlaması ile 10 yıl olmak üzere, toplamda 23 yıl 4 ay hapis cezası verdi. Seda Chamatzoglou için ise beraat kararı verildi.
Duruşmaya, tutuklu sanıklar Enver Altaylı ile Mehmet Barıner, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile cezaevinden katıldı, tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou ile avukatlar salonda hazır bulundu.
İddianamede yer alan suçlamalar…
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “FETÖ soruşturması” kapsamında sanıklar Enver Altaylı, Mehmet Barıner ve Altaylı'nın damadı Metin Can Yılmaz ile Seda Chamatzoglou hakkında iddianame düzenledi.
Haklarında ‘silahlı terör örgütü üyeliği ve yöneticiliği’ ve ‘siyasi ve askeri casusluk’ suçlarının yer aldığı davanın iddianamesinde, sanıklar Altaylı ve damadı Metin Can Yılmaz’ın Mehmet Barıner’i yurt dışına çıkarmaya çalıştıkları ve ABD’deki Halkbank davasını manipüle etme amacı olduğu belirtilmişti.
İddianame sonrası Altaylı’nın evinde yapılan aramada ‘Hizmet Hareketinin Siyasete Yaklaşımı Üzerine Düşünceler’ isimli 14 sayfalık bir sunum ve çok sayıda dijital materyal ele geçirilmişti. Ele geçirilen dijital materyallerde Türkiye’de askeri darbe ortamı hazırlamak amaçlı faaliyet yürütülmesi gerektiğine dair rapor ve notlar, yurt dışındaki bazı kişilerle yapılan yazışmalar ve darbe girişiminin ardından örgütün izleyeceği stratejilere ilişkin raporlar yer alırken, Altaylı’nın birçok FETÖ mensubuyla da telefondan irtibatı tespit edildi.