Kemal Tuncer, Kahramanmaraş merkezli iki depremin yaralarını sarabilmek için şehrimize gelen afetzedelere karşı, oldukça dikkatli davranılması gerektiğini söyleyen Psikoterapist Kemal Tuncer “İlla teselli etmek için bir şey söylemek gerekmez; bazen hiçbir şey söylemeden dinlemek, sarılmak, elini tutmak bile yeterlidir” dedi.
Türkiye’nin 10 ilinde etkisini derinden hissettiren depremler, bölge halkının belki de asla unutamayacakları bir felaketi meydana getirdi.
Depremin il günlerinde tüm ülkeden ve dünyanın birçok farklı yerinden gelen arama kurtarma ekipleri insanlarımızı moloz yığınlarının altından çıkarabilmek için can başla çalıştılar ve çalışmaya devam ediyorlar.

Milyonlarca kişi evlerini kaybettiği depremin ardından bölgede yaşayan insanlar, gelecekleri için endişe duyup bulundukları yerleri terk etti. Deprem getirdiği fiziksel yıkımın yanı sıra ruhsal olarak da bir çöküntüye sebep oldu.
Denizli’de psikolojik danışmanlık hizmeti sunan Kemal Tuncer, binlerce insanımızı kaybettiğimiz, bazı ailelerin yok olduğu, bazı ailelerin parçalandığı afetin ruhsal boyutuyla ilgili önemli uyarılarda bulundu.
Tuncer, bu dönemde maddi yardımların yanında psikolojik desteğin de çok önemli olduğunu ifade edip duygudaşlık yapılarak afetzedelerin hislerinin anlaşılmasını gerektiğini vurguladı.
Toplum olarak çok güzel özelliklerimiz olduğu söyleyen Psk. Dan. Kemal Tuncer, “Denizli halkı bu olayda kadirşinaslığını gösterdi. Ayrıca bir uyarıya ihtiyaç olduğunu da düşünmüyorum ama hepimiz insanız ve unutuyoruz. Ancak şehrimize gelen afetzedelerin bu durumu kısa zamanda unutması çok zor. Dolayısıyla dalgın olmaları, öfkeli olmaları, gergin olmaları oldukça normal” dedi.

Deprem bölgelerinden gelen araçlara o bölgenin plaklarına bakılarak dikkat edilebileceğini, o kişilerin dalgınlıklarına ve meydana getirecekleri karışıklıklara müsamahalı davranılması gerektiğini belirten Kemal Tuncer, insanların acılarının gerçekten paylaşıldığı zaman hafifleyeceğini ve depremden etkilenmeyen kişilerin afeti yaşan kişilere olabildiğince hassas davranmaları gerektiğini ifade etti.
‘Boş ver, geçer, sen hayattasın ya ona bak’ gibi birtakım ifadelerin insanlara faydadan çok zarar verebileceğini ve kendilerini suçlu hissetmelerine neden olabileceğinin altını çizen Psikolojik Danışman Kemal Tuncer, “Travmaların aşamaları var ve bu evrelerde bu insanlar sevgi ve şefkatle iyileşebilir. İlla bir şey söylemek gerekmez; bazen hiçbir şey yapmadan dinlemek, sarılmak, elini tutmak bile yeterlidir” dedi.