Seval UYSAL — Rahmetli Cüneyt Zeytinci ve Oktay Ekinci bugünleri görseydi eminim ki; “biz böyle olacağını çok önceden söylemiştik” derlerdi.
Doğru, söylemişlerdi ben de tanığım.
Her iki mimarın iddiası şuydu;
“Karahayıt’ta kentsel dönüşüm projesi adı altında fakir fukara pansiyoncunun malına çökecekler”

Hatırlarsanız 2010-2012 arasını Karahayıt tartışmalarıyla geçirmiştik.
Pansiyonlar bölgesindeki fay hatları ve kötü görüntü nedeniyle bölgede kentsel dönüşüm ilan edilmiş, TOKİ Karahayıt Belediyesi ile 2010’da protokol yapmış; 250’yi aşkın konut, 4 işyeri ve 700’e yakın oda içeren 20 pansiyon bloku ile 19 ticari binanın inşaatını üstlenmişti.
Ancak; bölgedeki 100’ü aşkın pansiyon sahibi de bu duruma itiraz ederek aralarında imza toplamışlardı.
Ancak proje durmadı! Ruhsatsız, plansız ve fay hatları gerekçe gösterilerek başlatılan kentsel dönüşüm projesi, ne ilginçtir ki, “dönüştüreceği” bir yer olmadan, eski pansiyonların bulunduğu yerden 500 metre uzakta yapıldı.
KARAHAYIT’TA KENTSEL DÖNÜŞÜM İPTAL EDİLDİ
Bir gazeteci olarak yıllardır konuyu takip ederim.
2015 yılında kentsel dönüşüm projesinin kamuoyundan habersiz gizli saklı iptal edildiğini öğrendim.
O zamanlar Denizlihaber’de yazıyordum.
Demiştim ki; “Karahayıt kentsel dönüşüm projesi” iptal edilmiş…

“Dönemin Büyükşehir Belediyesi ile (Osman Zolan) ve Pamukkale Belediyesi (Hüseyin Gürlesin) proje kapsamında yapılan inşaatlara itiraz etmiş, TOKİ’ye şartlar öne sürmüşler. 1. etabı bitiren TOKİ ise mimari özellikler ve pansiyonların durumlarına ilişkin bu şartları kabul etmeyerek 2. etap projeyi iptal etmiş” demiştim.
KONUTLAR YAPILDI, PANSİYONLAR KALDI
Ben bunları yazarken, TOKİ kentsel dönüşüm adı altında bölgede yaptığı 1. Etaptaki 258 konutu yüksek fiyatlardan satışa çıkarmıştı bile…
Ancak kentsel dönüşümün asıl gerekçesi olan “fay üzerindeki, kötü görünümlü” pansiyonların dönüşümlerini yapmadan bölgeden çıkmıştı.
Kentsel dönüşüm nerede başlıyor nerede bitiyor derken
Mimarlar Odası Başkanı Cüneyt Zeytinci şöyle demişti; “Fayı bahane ettiler, bu konutları bu fiyatlardan yöre halkının alma imkanı yok. Kent soylulaştırma yapacaklar”
1O YILDIR BÖLGE KENDİ HALİNE TERKEDİLMİŞ…
Aradan 10 yıl geçti.
Yıl 2025…
Bölge kendi kaderine terkedilmiş halde bekliyor.
Denizli Büyükşehir ve Pamukkale Belediyesi ile TOKİ arasındaki sorun neydi?
Sürtüşme mi, menfaat kavgası mı?
Bilmiyoruz.
Bildiğimiz faturayı Denizli ve pansiyoncu ödüyor.
Ruhsatsız, plansız ve fay hatları gerekçe gösterilerek başlatılan kentsel dönüşüm projesinin yarattığı mağduriyet ortada…
Birincisi; Bölge Proje alanı ilan edildi.
İkincisi; Proje bölgesi olması nedeniyle kimse pansiyonunu yenileyemedi.
Bölgedeki 95 pansiyon var, 78’inin turizm işletme belgesi yok!
BU SORUMSUZLUĞUN BEDELİNİ KİM ÖDEYECEK?
Gelelim bugüne; Valilik tarafından verilen geçici ruhsatlar iptal edildi. Mühürlenme kararı verildi.
Sonra zabıta girdi bölgeye, pansiyoncular direndi.

Jandarma biber gazıyla duruma hakim oldu.
Ayılanlar bayılanlar, kendini kapıya zincirleyenler…
Sonuçta 78 işletmeye mühür…
Şimdi sorulması gereken asıl soru şu:
TOKİ ve AKP’li belediyelerin bölgede yarattığı sorumsuzluğunun vebalini kim ödeyecek?
Onlarca işletmeci ve yüzlerce çalışan mı?
Yoksa 10 yıldır kulağı üzerine yatan bakanlık ve belediyeler mi? Bu sorunun cevabı önemli…
Karahayıt Bölgesindeki pansiyon ve küçük otel işletmecileri yıllardır bu işi yapıyorlar ve her biri tarlalarını satıp zamanında köy iken evlerini pansiyona çevirdiler bazıları kaçak yaptılar cezalarını ödediler, imar barışından yararlandılar.Şu an bir çok aile hiç bir iş yapamayacak durumdalar.Toki projesi ilk etabı yazlık evler benzeri yapıldı o zaman resmi protokol ile toplantılarda da özellikle belirttim şahsen yazlık ev tarzı iş yerleri işletmecilerin istediği beklediği değil diye belirttik.Ama maalesef bürokratlar çok iyi bildiklerinden dağ fare doğurdu.İlginç olan sözde ikinci ücüncü etap vesaire yapılacak dendi hop 2015 proje iptal acaba neden o zaman Denizli belediye Başkanı Osman Zolan,Pamukkale belediye başkanı Hüseyin Gürlesin idi, bu konuya açıklama getirmelidirler.15 şubat 2025 tarihinde Karahayıtı ziyaret ettim insanlar çok üzgün ve çözüm bekliyorlar,bir kaç işletmeci derki bu saatten sonra çalışmaya gitsem kimse iş vermez nasıl gecineceğim diyorlar.Deprem ise korkulan fazla katları yıkılıp az riskli iki kat ne kalırsa pansiyonlarında yine gecinebilirler.Çözüm bulmak gerek…