Geçtiğimiz günlerde, Şifre Haber’e bir ihbar geldi…
İhbarı yapan, Denizli’nin yakından tanıdığı bir siyasetçi ve sevilen bir işadamı olunca…
Hele hele buna, bugüne kadar bana ilettiği bilgilerin hiçbiri boş çıkmamış güvenilir bir kaynak olma özelliğini de eklediğimde, onun verdiği bilgileri, ortaya attığı iddiaları her zaman olduğu gibi önemser, ciddiye alır ve sonuna kadar araştırırım…
Ama ilk kez verdiği bilgi, bırakın ciddiye almamı gülüp geçmeme neden oldu…
“Bülent Bey senin ‘Malum Şahıs’* ne yapmış biliyor musun?”
Ben heyecanla ve gülerek “Hayırdır ne yapmış bizim Malum Şahıs?” diyerek, soruya, soruyla karşılık verince başladı anlatmaya…
“Ne yapacak… Çamlık’ın girişinde, Denizli’nin en değerli kupon arsalarından birini, bir dönüm bile değil sadece 927 M2 büyüklüğündeki bir arsayı satın almış…”
İşadamı arkadaşa, ‘ Parası var, alır… Bitti mi?’ dedim…
Hayır bitmedi, şeklinde cevap verdi ve devam etti:
“Gelelim önemli olan detaya… Bir dönüm bile olmayan bu arsayı babası ve annesinin üzerine kurdurduğu, kendisini de 3 yıllığına yönetim kurulu başkanı olarak atadığı CEO İç ve Dış Ticaret A.Ş adındaki bir şirketin üzerine, tamı tamına 22 milyon lira para sayarak tapuyu geçirmiş…” dedi ve daha lafını bitirmeden ben “Hayırlı uğurlu olsun; ne var bunda” demiş bulundum…
Açtı ağzını yumdu gözünü…
“Ya kardeşim, ben yıllardır bu memlekette iş yapıyor, yüzlerce insan çalıştırıyor ve birden çok fabrikayı idare ediyorum… Bir dönüm bile olmayan bir arsaya, (ne kadar kupon arsa dahi olsa) o kadar parayı, Denizli lokasyonunda ve ekonominin bu kadar sıkıntılı olduğu bir dönemde saymam… İçim sızlar… Para bu kadar kolay mı kazanılıyor… Hele hele bu genç yaşta…”
Bu sefer ben başladım konuşmaya…
Tamam; arkadaşın yaşı küçük, nereden buldu bu parayı demeye getiriyorsun lafı ama…
Paranın ve imanın kimde olduğu belli olmaz, der büyüklerimiz…
Aynı şekilde yaşı küçük olması da önemli değil…
Bu ülkede 20-40 yaş aralığında sanal para sistemi kurup milyarları toplayıp binlerce insanı dolandıran, çiftlik banklar kurarak ülke dışına kaçıp, çatır çatır paraları yiyen gençler yok mu?
Bizim ‘Malum Şahıs’ın dolandırdığı kimse var mı? Yok…
Yurtdışına kaçmışlığı var mı? Yok…
Hırsızlığı mahkeme kararlarıyla tescillenmiş ajans ve medya patronu mu? Hayır…
Sadece ‘Şifre Haber’in ortaya çıkardığı ‘Medya Liste Skandalı’ belgelerine bile baktığımızda, 3 belediyeden yıllık, kendisinin olduğu iddia edilen 3 ayrı firmaya ait çoğu paravan internet siteleri aracılılığıyla 4 milyon liraya yakın para aldığını tüm Denizli görmedi mi?
Bu konuyla ilgili köşe yazılarıma, aşağıdaki görsele tıklayarak ulaşabilirsiniz…
Bu sadece bir kalem işten bir yılda kazandığı ki, diğer işlerin yanında devede kulak kalır…
Büyükşehir Belediyesi’ne ait billboardlar bu şahsın ajansında…
Yine birçok belediyenin ve şirketin gazete ve TV ilanları, duvar ilanları ondan geçiyor.
Belediyelerin ve bazı kamu kuruluşlarının adına çıkardığı dergiler, kitaplar ve bu dergilerin baskı işleri de bu ‘Malum Şahıs’ın ajansının kazanç kalemleri arasında…
Bitmedi…
Hani belediyeler tarafından zırt-pırt, arka arkaya gerçekleştirilen devesinden boğasına, yağlı güreşinden konserine organizasyonlar var ya, onları da bu arkadaşın ajansı yapıyor…
Bitmedi…
İlimizdeki onlarca şirketin, özel hastaneler ve okulların da vazgeçilmez ajansı da yine bu arkadaşın MÇS’si…
Bitmedi…
Tanıtım filmleri, fuar organizasyonları, siyasi parti ve adaylarının (parti ayırmaksızın!) seçim kampanyaları da bu medarı iftiharımızın elinden çıkıyor…
Üstelik, çok da yardımsever(!) bir kişiliği var…
Başı sıkışan herkese kapısını açar…
Dertlerini dinler…
Nüfuzlu dostları, belediye başkanları, siyasiler, bürokratlar aracılığıyla açılmayan kapıları açar, hemencecik çare üretir ve ‘hayırlara vesile’ olur…
Yaptığı hayır(!) işlerinden memnun kalanlar ise şirketlerinin her türlü danışmanlık hizmetini (Başkan Zolan’ın da VIP danışmanı olan) ‘Malum Şahsın’ şirketinden alarak, bir nevi teşekkürlerini iletmiş olurlar…
Diyeceğim şu ki;
Böyle üretken, çalışkan, yetenekli bir insanın varlığı, Denizli için büyük bir kazançtır(!)…
Denizli’nin başta işadamları olmak üzere siyasileri, STK başkanları, gazetecileri, bürokratları, belediye başkanları MÇS ile gurur duymalı, gurur duymakla kalmayıp, Denizli’nin en güzel meydanlarından birinin ortasına heykelini dikmelidir…
Böyle bir adam için, bir dönüm bile olmayan arsanın lafı mı olur?
Bırakın Denizli’yi, İzmir’in, İstanbul’un en pahalı kulelerinden rezidans daireler, Bodrum ve Marmaris’te en pahalı arsalar, oteller…
Bırakın Türkiye’yi İtalya, İngiltere, Karadağ’ın en pahalı şehirlerinden lüks konutlar MÇS’ye feda olsun…
YAKIŞIR MÇS‘YE…
————
*Malum Şahıs: Şifre Haber’i takip etmeyenlere, köşelerini, haberlerini okumayanlar ve programlarını izlemeyenlere kısa bir ‘dip not’ düşmem gerekiyor…
‘Malum Şahıs’ olarak benim köşelerimde, programlarımda dillendirdiğim kişi, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan’ın danışmanı, MÇS Reklam Ajansı’nın sahibi ve çok eskilerden dürüst bir insan olarak tanıdığım Doktor Ethem Sebzeci’nin oğlu, Denizli’nin de medarı iftiharı(!) Mehmet Çağrı Sebzeci…
Denizli belediyesinin çalışanları devletin belirlediği yemek ücretinin üçte birini alırken bu şahıs belediyeden milyonları götürmüş.İşçiye emekçiye çay kaşığının burnuyla,bu şahısa kepçe ile vermiş denizlinin akpli başarılı belediye başkanı!