SEVAL UYSAL/RÖPORTAJ

İnşaat Mühendisleri Odası bu hafta sonu seçime gidiyor. Mevcut başkan Nigar Hüyük yeniden aday, İMO’nun ilk kadın başkanı ve kadın adayı olarak onunla bu röportajı yapmayı önceden planlamıştım.

Bundan yaklaşık iki hafta önce bir araya geldik, o gün bazı nedenlerden dolayı sadece fotoğraf çektirebildik. Röportajı başka güne erteledik. Geçtiğimiz hafta Cuma günü bildiğiniz gibi Bozkurt Belediyesi tarafından düzenlenen Cumhuriyet Kadınları Buluşması vardı. Nigar ve Nihal kardeşlerle birlikte aynı arabayla Bozkurt’a gittik. Pazar günü kötü haberi aldık. Nigar’ın Covid testi pozitifti. O Karantinaya girdi, ben de onunla temaslı olduğum için kendimi evde izole ettim. Şimdilik sağlık durumum iyi, endişe edilecek bir şey yok.

Yarım kalan bu röportaj işini halletmeliydim. Onu da internet üzerinden yaptık. Ne sorduysam cevapladı, hastalık sürecinde sorularıma yanıt verdiği için ayrıca teşekkür ediyorum.

KADININ TEMSİL GÜCÜNE İNANAN BİR EKİPLE YOLA ÇIKTIK…

Çok geçmiş olsun. Umarım hastalığı ağır geçirmiyorsundur. Korona seni olmayacak bir zamanda yakaladı.  Arkadaşların seçim kampanyası yürütürken, (ki sensiz bir basın toplantısı bile yaptılar.) karantinada olmak, evde kapalı kalmak nasıl bir duygu?

Teşekkürler Seval Hanım. Başlangıçta 3-4 gün zor geçti. Nefessiz kalmaktan korkmadım diyemem. Evdekiler için de suçluluk ve sorumluluk duygusuyla panikledim tabi. Şimdilik iyiyiz. “Hayat eve sığar” dediler, sığdırmaya çalışıyoruz. Yalnızlık, insanın kendisiyle baş başa kalması, kendi içsel dünyasına dönmesi, mola gibi oldu. Malum, hafta sonu oda seçimimiz var. O nedenle sesim düzeldikçe telefonla görüşüyorum.

Fırsat bulmuşken tüm sağlık çalışanlarına çok teşekkür ediyorum. Bundan sonraki hayatımızda da virüs önemli bir unsur olacak, biz de risk yönetmeyi, kaybolmakta olan yaşam alanlarımızı ve hızla tahrip edilen habitatımızı korumayı, başkalarına saygıyı, komşuluğu, ihtiyaç sahiplerini iyileştirmeyi öğreneceğiz.

Karantinanın hem kendim, hem de başkalarının sağlığı için gerekli bir süre olduğunu kabul edince de çabuk geçiyor.

Genel kurul bu hafta sonu, sanırım karantina nedeniyle oy kullanmaya da gidemeyeceksin?

Semptomlarımın başladığı pazar günü test yaptırdım. Cumartesi akşamı karantina sürem sona erecek. Pazar gününe kadar iyileşebilirsem oy kullanmaya gidebilirim.

Nigar Hüyük’ten başlayalım, kimdir?

Ben 1960 Çivril doğumluyum. Köy Enstitülü öğretmen Yücel Güngör ve ev kadını Yüksel Güngör’ün üç çocuğunun en büyüğüyüm. 1980 yılında Denizli DMMA’dan mezun oldum. Bir ihtilalde doğdum, bir ihtilalde hayata atıldım. 12 Eylül zulmünden ben de payıma düşeni aldım. 80-82 yılları arasında akademide araştırma görevlisi olarak çalıştım. 1982-2002 yılları arasında Denizli Belediyesinde inşaat mühendisi olarak çeşitli görevlerde çalıştım. 2002’den beri yapı denetim firmasında aktif olarak çalışmaktayım. Eşim Metin de meslektaşım. İkisi de evli bir kızımız, bir oğlumuz, bir de torunumuz Öykü var.

40 YILDIR BİRİKTİRDİĞİM DOSTLUKLARA, GENÇLERE VE TÜM YOL ARKADAŞLARIMA GÜVENİYORUM…

Neden aday oldun?

2020 Şubat ayında adaylığım söz konusu olunca kafamda epey gelgitler yaşadım. İzmir’de olan torunum Öykü’ye daha az gidecektik, sağlık sorunlarımızda vardı ama hayat bir yandan akıyor. Aday olmam için istekler ve destekler var, içimdeki duyguda olmamdan yana. Ben hayatı rafine yaşayan bir insanım, bir o kadar da paylaşımcı bir yapım var. İşte, aşta, bilgide, yolda, hastalıkta, sağlıkta. Gerçekten hayat paylaşınca güzel. Oda da böyle yaptık, yapıyoruz. Başkanlık bir makamın temsiliyeti. Gerisi ekip işi. Bu dönem yine, kadının toplumdaki yerini önemseyerek, kadının temsil gücüne inanan ve tekrar bir kadın başkan adayı ile yola çıkan, bana güvenen tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Onurlu bir görev. Ben iki sene önce 40.yıl plaketimi aldım. 40 yıldır biriktirdiğim dostluklara, gençlere ve tüm yol arkadaşlarıma güveniyorum. Gençlerin öncülüğünde, deneyimlilerin rehberliğinde bir İMO hedefimiz. Gençler için çakacağımız her çivi onların hayatını doğrudan etkileyecektir.

PANDEMİ SÜRECİNDE YAPAMADIKLARIMIZI TELAFİ EDECEĞİZ…

Birinci dönemde yapmayıp da ikinci dönemde yapmak istediklerin ne?

Açıkçası hayat açısından bu kadar bilinmezlerle, belirsizliklerle dolu bir dönemden geçmemiştik. Önceliğimiz sağlık oldu ve doğal olarak bazı şeyleri feda etmek zorunda kaldık maalesef. Oda gibi birebir temasla daha ileri noktaya taşınabilecek yapılar araya mesafeler girdiğinde planlanan etkiyi gösteremiyor. Aşı süreciyle biraz olsun rahatlama ve bir araya gelme şansımız oldu. Kontrollü olarak normalleşmeye çalışıyoruz. Bu sürecin hepimiz için kaybettirdiklerini bu dönem telafi etmek istiyoruz.

İnşaat mühendisliği düne kadar erkek meslek olarak algılanırdı ama artık görüyoruz ki köprünün altından çok sular akmış, çok sayıda kadın inşaat mühendisi olmak için üniversitelerin ilgili birimlerinde okuyor. İMO Denizli Şube’nin ilk kadın başkanı da sensin. İş bulma konusunda kadın mühendislerin durumu ne, erkeklerden avantajlı mı, dezavantajlı mı?

Mesleğin kadını erkeği olmaz diye düşünüyorum ama kadınlar ile her yerin daha güzel olabileceği söyleyebilirim.

MESLEKİ EĞİTİM PROGRAMLARINI ÖNEMSİYORUZ…

Binin üzerinde üyeniz var. Yarıya yakını yeni mezun genç inşaat mühendisi, en temel sorunları ne?

Bugün Denizli şubeye kayıtlı 1710 üyemiz var. Plansız eğitim politikaları bu sonu hazırladı. Bizler bunu yıllardır dile getirirken ciddiye alınmadık ancak şu an görünen o ki “Ben yaptım oldu” zihniyeti ile yapılanlar tam anlamıyla umut tacirliği. Belki her sektörde aynı sorunlar var. Bizim diğer yaramızda gençlerin deneyim kazanamaması. Bu da her sektörde karşılaşılan temel sorunlardan biri. Gençlerimiz nasıl deneyim kazanacak? Biz bu dönem mesleki oryantasyon programları hazırladık. Ağırlıklı olarak genç üyelerimize yönelik olarak planladık. Diplomasını almış ama mesleki açıdan kendini eksik gördüğü konularda isteyen her üye bu eğitime katılabiliyor. Gruplar halinde yapılan program, okulda alıştığımız eğitim anlayışından çok farklı. Burada birebir sahadan, piyasadan mühendis arkadaşlarımız kendi deneyimlerinden yola çıkarak meslektaşlarına bilgi aktarıyor. Aynı zamanda özellikler genç meslektaşlarımız her konuda danışabileceklerimiz bir meslek büyüğü ile tanışmış oluyor. Bu program tamamen gönüllü meslektaşlarımız katkılarıyla devam ettiği için üyeler arasında da uzun vadede manevi bir bağ kuracağına inanıyoruz. Bu yüzden bunu çok önemsedik, 2 dönem halinde yaptık.

Genç mühendis işsizliği Türkiye’nin en büyük sorunu. Denizli’de de işsiz sayısı ayyuka çıkmış durumda, işsiz genç mühendisler için hedefleriniz var mı, onlar için neler yapılabilir?

Bu sorun tabi ki, Denizli İMO’nun çözebileceği bir sorun değil. Sorun kaynağında halledilmeli. Tek çözüm bence nitelikli ve istihdamla uyumlu eğitim kontenjanlarıdır. Her sene ülke genelinde sayımıza en az 10 – 12 bin inşaat mühendisi ilave oluyor. Türkiye geneli kayıtlı üye sayımız yaklaşık 154.000’dir. Bilginin ihtiyaç olmaktan çıktığı, algı seviyemizin düştüğü, referans noktalarımızın değişti bugünlerde inşaat mühendislerinin emeği de haksız rekabet koşullarında son derece ucuza kapatılmaktadır. Siyaset ve ülkeyi yönetme anlayışı, kamusal ve toplumsal yarar önceliği esas alınıp bilimsel temellerde yürütülmediği sürece bu demokratik meslek örgütleri olan İMO’da etkili ve örgütlü bir mücadele ile mesleki sorunlara çözüm sağlanabilir.

ÖNCELİĞİMİZ DİTİJAL DÜNYAYA AYAK UYDURMAK…

 İçinde bulunduğumuz dünya dijital devrim yaşıyor. Y-Z kuşağı buna hazırlıklı görünse de, Oda olarak buna uyumlanmak için planlamalarınız var mı?

Salgının başında en çok sıkıntı yaşadığımız husus buydu. Şubemizin hatta Odamızın da bu konuda ciddi eksikleri olduğunu gördük. Ancak yaptığımız bazı online eğitimlerde de talep olmasına rağmen katılım azlığı yaşadık. Bu yüzden bu konu daha detaylı incelenmeli diye düşünüyorum. Belki bir üye anketi, belki de gelecek nesilleri göz önüne alıp, öğrenciler dahil birebir görüşmelerle emeğin boşa gitmeyeceği bir yol haritası seçmemiz lazım. Bunun yanında okulların uzaktan eğitime dönmesi sürecinde öğrencilerin yaşadığı mağduriyetleri gördük. Şube binamızın girişinde yer alan eskiden beton test laboratuvarı olarak çalışan, şimdi kullanılmayan alanı açık salona çeviriyoruz. Bu konuda yer yer Belediyelerimizden destek ve sözler aldık. Bu alanı, bilgisayar imkanlarını gençlerimize sunan bir bölüm ve üyelerimizin buluştuğu bir mekan olarak düzenlemeyi ve tamamlamayı umuyoruz.

İMO olarak kentin neresinde duruyorsunuz? Şehir için ne yapmak istiyorsunuz?

İMO olarak yaşanabilir bir kentin belirleyicilerinden biri olmamız münasebetiyle yarına karşı sorumluluğumuz var. Mesleğimizin gereği konumuz kentliden ve kamudan yanadır. Çağdaş ve evrensel kentsel tasarım ve planlama ilkelerine uyan, çevreci, ekolojik dengeyi koruyan, kentin menfaatlerinin ve çıkarlarının korunacağı projeleri tabi ki destekleyeceğiz. Şehrimizde depreme dayanıklı binalar üretmek ve deprem bilinci oluşturmak için yasa ve yönetmelik çıkarmak yetmiyor. Yapabileceklerimiz bellidir. Bulunduğumuz şehri beraberce güzelleştirmek elimizde. Bizler inşaat mühendisleri olarak farklı düşüncelere, farklı inançlara, farklı kimliklere sahip olabiliriz ancak mesleğimiz bizim ortak PAYDAMIZ. Hep beraber omuz omuza verirsek bu ortak paydayı büyütebiliriz. Tüm üyelerimizin odada temsilini sağlayan bir yönetim sergileyeceğiz. Bizler, doğruları akla, bilime, mühendisliğe dayalı olarak söylemeye devam edeceğiz. Bize, bizim samimiyetimize inanan tüm meslektaşlarımızın desteğini #YENİDEN bekliyoruz.