Memleket Partisi Denizli İl Başkanı Erhan Derici, son zamanlarda partiden yaşanan istifalara ve bazı iddialara cevap verdi.
Denizli Gazeteciler Cemiyeti Toplantı Salonu’nda bir basın toplantısı yapan Derici, siyasi yolculuklarına azimle devam edeceklerini, yarı yolda yoldan ayrılanlarla değil, yoluna devam etmek isteyenlerle yolculuğumu sürdürdüklerini belirterek şu açıklamalarda bulundu:
“Açıklamama ilk olarak Pamukkale İlçe eski Başkanı’nın istifası ile ilgili basın açıklamasındaki bir söylemini cevaplayarak başlamak istiyorum.
Benim için kullandığı ‘şımarık zengin çocuğu ‘ ibaresinin değil tek kelimesi, tek harfi bile bana yakışmaz. Çocuk dediği kişi 40 yaşında, evli, iki çocuk babası, yaklaşık 20 yıldır ailesine ait olan işyerini yöneten bir yüksek mühendistir. Beni şımarıklıkla suçlamak tek kelime ile hadsizliktir. Konu ile ilgili yaptığım basın açıklamasında da söylediğim gibi kendilerinin istifası, yaklaşık 7 ay önce, 19.03.2022 tarihinde görevinden istifa etmiş ve sosyal medyada İl Yöneticilerine karşı hakaret içeren açıklamaları nedeniyle İl Disiplin Kurulu’nca uzaklaştırma cezası almış Acıpayam İlçe eski Başkanı’nın; Genel Disiplin Kurulu’na yaptığı itiraz sonucu Genel Disiplin Kurulu’nun, İl Disiplin Kurulu’nun kararını haklı bulması ve ilgili kişiyi partiden uzaklaştırmasına gösterdikleri tepkidir. Yazıdaki üslup kişinin aynasıdır. Takdiri kamuoyuna bırakıyorum. Burada bahsetmek istediğim bir diğer nokta da; istifa açıklamasında kendi dahil 14 kişinin ismi yer alıyor. Bu listedekilerden Asil Yönetim Kurulu’nda yer alan bir yol arkadaşımız istifasının, yazıda anlatıldığı gibi İl Yönetimi ile ilgili olmadığını açık açık yazıyor. İsminin bu açıklama altına izinsiz yazıldığı tüm netliğiyle ortadadır.
Bu kişiden hemen sonra Çal İlçe eski Başkanı’nın istifa haberini ulaştı bana. Haberi gördüğüm kadarıyla sadece Egeyön ve Dedahaber verdi. Ama ne yazık ki bu istifa haberi gerçeği yansıtmıyor. Kendisi 19.03.2022 tarihinde istifa eden Acıpayam İlçe eski Başkanı ile birlikte, ondan hemen 2 gün sonra 21.03.2022 tarihinde tarafımıza görevinden istifa dilekçesini iletmiş ve İlçe Başkanlığı görevi sona ermişti. İstifası sonrasında kendisi ile sohbetimiz devam etmiştir. Çal’a ziyaretlerimizde çayını, kahvesini içmişizdir.
İstifasını açıkladığı 01.11.2022 tarihinde, Çal’da zaten aktif bir yönetim kurulu da yoktu. Kendisi hariç toplam 16 kişilik Yönetim Kurulu üyesinin 5 tanesi 01.06.2022 tarihinden önce istifa etmişti. 05.10.2022 tarihli listede 1 asil ve 1 yedek üye daha eklenerek toplam 16 kişilik listenin 7 kişisi istifa etmişti ve en az 10 kişi olması gereken İlçe Yönetim Kurulu üye sayısı 9’a düştüğü için Yönetim Kurulu düşmüş oldu. Ancak ne hikmetse kendi istifasından 7 ay sonra bazı basın kuruluşlarını da kullanarak Pamukkale İlçe Başkanı’nın istifa haberinin yayınlandığı gün kendisi de yönetim kurulu üyeleri ile istifa etmiş gibi gerçek dışı bir haber yayınlamıştır.
Sonrasında Merkezefendi Belediye Meclis üyelerinin istifası oldu. Kendileri bu gruptan bağımsız olarak istifa ettiler. İstifalarının öncesinde bizimle görüşerek helallik istediler. İstifalarının ne kendim ve yönetim kurulum ne de Merkezefendi İlçe Başkanı ve yönetim kurulu ile ilgili olmadığını belirttiler. Bence olması gereken üslup da budur.
DERİCİ’NİN BASIN TOPLANTISI VİDEOSUNU İZLEMEK İSTERSENİZ, AŞAĞIDAKİ LİNKE TIKLAMANIZ YETERLİ OLACAKTIR…
Sorasında Acıpayam İlçe eski Başkanı’nın istifası gerçekleşti. Kendisi benim ve yönetimim hakkında:
“İl Başkanı ve şakşakçıları, kendi siyasi ikballeri için siyasi ahlaktan yoksun, kibirli ve halka tepeden bakan, kendine öğretildiği üzere savrulmaya devam etti.” demiş. Beni siyasi ahlaksız olarak suçlamak bu kişi için belki teselli olabilir. Kendisi eski partisinde de Disiplin Kurulu’na sevk edilmiş biridir. Sonrasında istifa edip Memleket Partisi’ne geçmiş ancak partimizde de Disiplin Kurulu kararı ile uzaklaştırılmaktan kurtulamamıştır. Önceki partisinden istifasından sonra önceki partisinin Acıpayam İlçe Yönetimi tarafından “siyasi ahlaka sahip olmadığı” belirtilen böyle biri ile siyasi ahlak algımın uyuşmaması kadar normal bir durum olamaz.
“İl Yönetimi’nde beyleri, Disiplin Kurulu’ nda eşleri ile sözde meşru İl Yönetimi, sözde adaletli kararlar almış ve Genel Merkez’e de mühürlettirmiştir.” suçlaması gülünçtür. İl Yönetimi’mizin ve Disiplin Kurulu’muzun meşrulaşması için gelip oy verenlerden birisi de kendisidir. Seçilen Disiplin Kurulu’nun ilk başkanı kendi yakın akrabasıydı ve bu kurula kendi de evet oyu verdi. Disiplin Kurulu’nun meşruluk durumu sanırım kendi akrabası istifa ettikten sonra aklına gelmiş. Partimizin Kurulları Yasa, Tüzük ve Yönetmeliklere uygun oluşturulmuştur. Aksi düşünülemez.
Kendisi İl Disiplin Kurulu’nun kararından sonra Genel Disiplin Kurulu’na hem yazılı hem sözlü itirazda bulunmuştur. İl Disiplin Kurulu’nun aldığı kararı haksız mühürlediğini belirttiği Genel Disiplin Kurulu’muzda mesleklerinde başarısını kanıtlamış pek çok değerli hukukçu yer almaktadır. Genel Disiplin Kurulu Başkanımız sayın Mehmet Berber; Yargıtay üyeliği, Yargıtay Ceza Dairesi Başkanlığı ve Yargıtay Onursal Daire Başkanlığı yapmış çok değerli bir hukukçudur.
“Hiç irtibatım olmayan, sonradan atanan İlçe Başkanları’na düzmece evraklar imzalattırılıp düzmece deliler oluşturulmuştur.” söylemi tamamen bir iftiradır. Bu nasıl bir evrak ben de merak ediyorum. Hukukçu arkadaşlarım aracılığıyla öğrendiğimde size bilgi vermek isterim.
Son olarak eskiden siyasiler partinin olanaklarını kişisel çıkarları için kullanmakla suçlanırdı. Kendimize ait işyeri servislerimiz varken sayın Genel Başkan’ımızı karşılamak için herhalde bir yerlerden servis kiralamayacağız.
Ne zamandan beri kendi olanaklarını parti için kullanmak suç oldu? Bunu da anlayabilmiş değilim.
Aynı anda hem iktidar hem de ana muhalefete karşı olmak ve üçüncü bir alternatif olmak iddiasının zorluklarının bilincindeyiz. Yola bu zorlukları göze alarak çıktık. Seçimlere katılabilmek için ilk olarak her ilin ilçe sayılarının az üçte birinde kongre yapmamız, sonrasında en az 41 ilde kongre yapmamız ve son olarak da 1.Olağan Kurultay’ımızı yapmamız gerekiyordu. Biz bu süreci 4 ay gibi rekor denebilecek kadar kısa sürede tamamladık. Bu nedenle örgütlenmede biraz aceleci davrandık. Gerektiği kadar seçici olamamamız nedeniyle hem ülke hem de Denizli’miz özelinde bazı sıkıntılar yaşamamız kaçınılmazdı. İçinden geçtiğimiz süreç bu gelişmelerin sonucudur.
Biz ilk günkü heyecanla, umutla ve inançla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Genel Başkanımız sayın Muharrem İnce’nin önderliğinde Memleket Partimizin proje ve programlarını gerçekleştirerek ülkemizi aydınlık yarınlara taşımak hayaliyle tüm gücümüzle çalışacağız. Katılımız için teşekkür ederim.”
