Mustafa Kemal Atatürk büyük adam, dahi. Onun 1920’lerde gördüklerini bugün göremiyorlar.

Atatürk; 1927’de “Zeytincilik Kanunu Layihası” çıkararak, zeytinciliği bir devlet politikası haline getirdi.

Ölümünden 2.5 ay sonra kanun olarak yürürlüğe girdi. 1939’dan beri yürürlükte.

“7 kere değil 17 kere de gelse değiştireceğiz” demişti eski bakan Faruk Özlü…

Bakanın ısrarla ‘değiştireceğiz” dediği 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun’un 20. Maddesi: “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez.”

Halk arasında Zeytini Koruma Kanunu olarak biliniyor.

Bizzat Atatürk’ün emriyle hazırlandı. Dünyada zeytini koruyan tek kanun.

2003’ten beri AKP hükümetlerinin hedefinde. Enerji ve maden şirketlerinin elini kolunu bağlıyor.

Değişmesi için 7 kere Meclis’e getirildi, her defasında tepkiler nedeniyle geri çekildi.

Son olarak 2017’de geldi kamuoyu tarafından oldukça sert püskürtüldü.

ENERJİ VE MADEN ŞİRKETLERİ İSTEMİYOR…

2003, 2006, 2008, 2009, 2010, 2013, 2014, 2017’de yasayla yapamadıklarını yönetmelikle yaptılar.

Enerji Bakanlığı önceki gün yönetmeliğe ek bir madde koyarak, zeytinliklerin maden sahalarına çevrilmesinin önündeki engeli kaldırdı. Bundan sonra elektrik üretiminde kullanılan kömür sahası ile zeytin ağaçları aynı yere rastlarsa, zeytinlikler şirketler tarafından kesilebilecek.

Diğer bir deyimle, bu yönetmelik ekiyle adeta zeytinin idam fermanı imzalanmış oldu.

Siz bakmayın bakanlığın rehabilitasyon şartına, o işin kılıfı. Enerji şirketlerinin kömür ocağı yapmak için kestikleri 100 yıllık, 200 yıllık zeytin ağaçları kesildikten sonra nasıl geri gelecek?

Gelmez!

Türkiye’nin 81 ilinin 41’inde, 843 ilçenin 270’inde zeytin üretiliyor.  Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın verilerine göre, 2021 itibariyle ülkede toplam 192 milyon 283 bin zeytin ağacı var. Zeytinlik alanlar Türkiye’nin altını üstüne getiren enerji ve maden şirketlerinin işine gelmiyor.

Çok yakınımızda bizzat tanık olduğumuz örnekler var:

Tavas-Avdan’da,

İkizdere’de,

Alaattin’de şirketleri durduran Zeytin Koruma Yasasıydı.

Nitekim kararın çıktığı gün burnumuzun dibinde aylardır direnen Muğla İkizköy Akbelen Ormanları’nın bilirkişi keşfi vardı.

Akbelen Ormanları’nda 35 bin zeytin ağacı, Tavas-Avdan 50 bin zeytin ağacı var.

BAROLAR ACİL KODUYLA TOPLANIYOR…

Türkiye ayakta…

Denizli Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Koordinatörü Ozan Orpak’a göre yapılan ‘Normlar Hiyerarşisi’ne aykırı. Yani; yasa dururken, yönetmelik olmaz. Türkiye Barolar Birliği itiraz edecek

TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu bu hafta sonu “ACİL” koduyla toplanacak. Yürütmeyi durdurma istemiyle dava açacak. Aynı şekilde değişik illerde örgütlü olan çevre platformlarının da ortak dava açması bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’de dava açacaklarını açıkladı.

Tüm yurtta bir büyük tepki dalgası geliyor.

Öyle görünüyor ki, bu millet zeytin için 7 değil, 77 kere de olsa yine direnecek…