• Güncelleme: 16:36:53 - 10 Mayıs 2020
  • Yayınlama: 16:36:53 - 10 Mayıs 2020

Semih Can Yılmaz – Fadıl Pişkin/

DENİZLİ – Denizli’nin Sarayköy ilçesinde termal turizm tesislerinde kullanılan yeraltı suyunda açıklanmayan sıcaklık yükselişi bölge sakinleri ve bilim adamlarını endişelendirmeye başladı. 35 derecelik sıcaklıkların bir anda 80 derecelerin üstüne çıkmasının, yeraltı jeotermal su hareketliliğinden kaynaklanabileceği gibi, deprem öncesi hareketliliğin de neden olabileceği belirtiliyor.

40 DERECEDEN, 80 DERECEYE FIRLADI…

Sarayköy ilçesi Tekke Mahallesi’nde yüzyıllardan bu yana çıkan sıcak yer altı suyunda son günlerde anormal şekilde sıcaklık artışları yaşanmaya başladı. Birkaç ay öncesine kadar 35-40 derece arasında çıkan ve turistik tesislerde kullanılan suyun derecesinde yaşanan anormal artış sonrası değerler 80 derecenin üstüne kadar çıktı. Bölge halkı yaşanan ani yükselişleri kanıtlamak içinse sıcak su kaynağında yumurta haşladı. Yaşanan ani sıcaklık artışları ise çevre sakinlerini deprem olacağı endişesi ile tedirgin etmeye başladı.

AW012385 02 711 400
İNŞALLAH KORKULAN OLMAZ… 4

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Denizli Şube Başkanı Doç. Dr. Barış Semiz olaya bilimsel bir açıklama getirerek, artışları direkt olarak depremle bağdaştırmanın doğru olmayacağını vurguladı. Semiz, “Sıcak suların artışı birçok faktöre bağlı olabilir. Bunlardan birincisi o bölgedeki faylardan kaynaklanabilir, ikincisi kuzeyindeki kuzey kanatta dediğimiz Kızıldere bölgesindeki faylardan kaynaklanabilir ve üçüncüsü de o bölgedeki jeotermal kuyulardan kaynaklı bir sıcak su artışı olabilir. Elimizde kayda değer bir veri yok ama bunu bir depreme bağlamaktan ziyade daha çok bölgedeki çok yoğun jeotermal kuyuların olması ve reenjeksiyonların (Enjeksiyon kuyusu) geri verilmeleri sırasında basıncın rahatlaması sonucunda o kuyulara karışmış ve artışlar olduğu söylenmiştir” dedi.

AW012385 06 711 400
İNŞALLAH KORKULAN OLMAZ… 5

DEPREMİN HABERCİSİ OLABİLİR AMA…

Ani yükselişin nedeninin belirlenmesi için bölgede kesinlikle detaylı bir araştırma yapılması gerektiğini dile getiren Semiz açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Sıcak sulardaki belirgin derecedeki artışlar depremin öncesinde veya sonrasında kaynaklanabilir. Bununla ilgili literatürde tüm bölge açısından, tüm Türkiye çapında düşündüğümüz zaman,  literatürdeki bilgiye dayanarak şöyle söyleyebiliriz. Sıcak su kaynaklarındaki gözle görülür artışlar depremin habercisi veya deprem sonrasında kaynaklanabilir. Ama bu bölgedeki bunlara yormamız yanlış olabilir çünkü burası çok yoğun bir jeotermal üretimin olduğu bir sahada yani bunları sadece bir faya veya bir depreme bağlamak yanlış olur. Bunun için detaylı çalışmaların yapılması gerekir ama bu bölge için özellikle bunu direk Marmara depremi ile ilişkilendirip faylara bağlamak, depreme bağlamak şu an için yanlış olabilir çünkü su kimyasındaki değişim durumlarını tam olarak bilmiyoruz.”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR...