SEVAL UYSAL/YAZDI…
Aydın-Denizli otoyolu açıldı diye sevindiniz değil mi?
Sevindiniz elbet, 40 yıldır hayalini kuruyorsunuz.
Gaza basıp ışıklara takılmadan 2 saatte İzmir’e varmak güzel de, şimdilik öyle bir şey yok…
O iş seneye kaldı.
Siz şimdilik ulaşıma açılan Kocabaş-Kuyucak arasındaki 80 kilometrelik 2. bölümün keyfini çıkarın diyeceğim de, can güvenliğinizi garanti edemem.
Çünkü yol tamamlanmadan, eksikliklerle açıldı.
Sadece bir ay içinde biri ölümlü olmak üzere çokça yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası oldu.
Nitekim Denturod Başkanı Gazi Murat Şen; “Sakın denemeyin, güvenlik önlemi sıfır, yabani hayvan çok, eksik yolu açanları, üstüne para alanları kınıyorum” dedi. Canı nasıl yanmışsa artık sosyal medya hesabından aleni yazdı.
CHP Denizli Milletvekili Şeref Arpacı’da otoyolun Kocabaş-Sarayköy arasını kullandıktan sonra dehşet içinde telefona sarılmış, ailesini arayıp “sakın otoyoldan gitmeyin can güvenliği yok” diye uyarmış…
Otoyoldan şikayet eden sadece bu iki isim değil elbet. Onlarca insan aynı şeyleri söylüyor.
Peki, insanların can güvenliğini tehlikeye atma pahasına bu yol tamamlanmadan neden ulaşıma açıldı?
Bu sorunun yanıtını vereceğim ama önce size; yol teslim tarihinin neden bu kadar uzadığını, firmanın devletin kendisine verdiği sürede yolu neden bitiremediğini anlatmalıyım.
OTOYOLUN 3 YILDA TAMAMLANMASI GEREKİYORDU…
Bildiğiniz gibi Aydın-Denizli Otoyolunun ihalesi 3 Temmuz 2020’de yapıldı.
Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle gerçekleştirilen, araç başına kilometrede 5 euro-cent olmak üzere günlük 67 bin araç garantisi verilen ihaleyi Fernas aldı.
Aydın-Kuyucak ve Kuyucak-Kocabaş olmak üzere iki kısımdan oluşan toplamda 163 km uzunluğundaki otoyol, Aydın Çevre Yolu Otoyol ayrım kavşağından başlayacak, Dalaman üzerinden Yenipazar’a ulaşacak. Çeltikçi-Korucuk-Kocadere istikametinde devam ederek, Kocabaş mevkiinde sonlanacaktı. Projenin yapım süresi için de firmaya 3 yıl süre verildi.
Otoyolun temeli 16 Kasım 2020’de Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun katıldığı törenle atıldı. Bakan, otoyolun 2 yıl içinde tamamlanmasını planladıklarını söyledi.
Yani 2022’de otoyolun açılışı yapılacaktı.
Ancak işler beklendiği gibi yürümedi.
Şirket Aydın-Kuyucak arasında projeyi 3 kez değiştirildi.
KERVAN YOLDA DÜZÜLDÜ…
2021’de Kuyucak’ta iki kez, 2022’de de Buharkent’te bir kez olmak üzere proje değişikliği yapıldı.
Neredeyse proje baştan aşağıya yenilendi.
Yol güzergahları farklılaştı.
İncir bahçeleri, zeytinlikler, tarlalar, bağlar, bahçeler otoyol altına girdi.
Ve bütün bu sürecin ihale sonrasında yapıldığını söylememe gerek yok sanırım.
Nitekim muhalefet bölge milletvekilleri (Gülizar Biçer Karaca- Süleyman Bülbül, Hüseyin Yıldız, Aydın Sezgin) konuyu Meclis’e taşıdı; “Projedeki güzergah değişikliklerinin ihale şartnamesinin hangi hükümlerine dayanarak yapıldığını sordular.
Elbette yanıt verilmedi.
İyi de bir proje üç kez neden değişir?
Şirkete göre, bölgedeki bitki florası ve arkeolojik buluntuların korunması nedeniyle zorunluydu…
Milletvekillerine göre ise bu değişikliklerin iki nedeni vardı:
Bir, yüklenici firmanın maliyetlerini azaltmak.
İki, bazı özel arazilerin fiyatlarını yükseltmek…
Her proje değişikliğinin yarattığı zaman kaybı,
Proje değişikliklerine uygun kamulaştırma kararları derken
Aydın-Kuyucak arası kaldı.
Nitekim Aydın-Kuyucak arasında kamulaştırma çalışmaları halen devam ediyor. Aydın’ın Efeler ilçesi Şahnalı, Tepecik, Armutlu, Mesutlu, Dalama, Kozalaklı ve Kırıklar Mahallesi’nde binlerce dönüm tarım alanı ve zeytinlikler için kamulaştırma kararları daha yeni çıktı. (23 Eylül 2023)
Bu arada zaman su gibi aktı…
2022’de ‘açılacak’ dendi, 2023’e kaldı.
‘2023 yazında tamamlanacak’ dendi, yıl bitti.
Devletin firmaya verdiği süre doldu.
Şartnameye göre 163 km’lik otoyolun her şeyiyle bitmiş, sorunsuz teslim edilmesi gerekiyor-du-
Aralık ortasına geldik durum gördüğünüz gibi
Mesele eşeğe ters binen Nasrettin Hoca fıkrasına benzedi.
Yolun başı bitmeden, sonu açıldı.
DENİZLİ AKP MİLLETVEKİLLERİ BASTIRDI…
Şimdi gelelim en önemli soruya;
Otoyolu en çok isteyen kim?
Denizli, özellikle sanayiciler…
40 yıllık hayal dedik ya; TIR’ların trafik ışığına takılmadan yüklerini İzmir limanına ulaştırması işadamı için çok önemli, zaman ve maliyetten tasarruf… Otoyol ihalesinin yapılması için baskı kuran, ihale sonrası yolun tamamlanması için gün sayan da iş dünyası.
Denizli AKP milletvekilleri devreye girdi…
‘Söz verdik’ dediler. ‘Yolun birinci kısmı bitmiyorsa, ikinci kısmı ulaşıma açılsın. ’
Kamulaştırmanın daha az sorunlu ve daha hızlı yürüdüğü Kuyucak-Kocabaş arasındaki 80 km’lik bölüm işte böyle, riskleri, eksikleriyle henüz tamamlanmadan ulaşıma açıldı.
Dikkat ettiyseniz açılış töreni bile yapılmadı. Sessiz sedasız açıldı.
Bu durumdan ne sanayici, ne vatandaş memnun…
Can ve mal güvenliği tehlikesi bir yana, malum çokça şikayet edilen trafik ışıkları Kuyucak’tan sonra başlıyor…
OTOYOL AÇILMADAN YIKILDI…
Mesele sadece gecikme olsa iyi. Gecikme bu işin en hafif sonuçlarından biri…
Mesele bundan çok fazlası.
Otoyolun sulama kanallarını ortadan ikiye bölünmesi,
Hidrant sistemlerine zarar vermesi,
Kocadere Köyü ile Pamukkale Ovasını ikiye ayırması, köylünün ovaya ulaşımını engellemesi de bir yana,
İşin daha da vahametli yanı
Otoyol açılmadan yıkıldı.
Yenipazar-Direcik Viyadüğüne yerleştirilen beton blokların yağmurda çöktü.
Bereket versin yol açık değildi.
Büyük bir faciadan dönüldü…
Denizli’nin ‘Özel Dosya Haber Portalı’ olan Şifre Haber Aracılığıyla, Denizli’nin Değerlerini Tanımak İster Misiniz?
Denizli, zengin tarihe sahip bir şehirdir. Antik çağlardan beri yerleşim yeri olmuş, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Hierapolis antik kenti, Laodikeia antik kenti gibi önemli tarihi kalıntılar bulunmaktadır.
Anadolu’nun güneybatısında yer alan Denizli, Ege, İç Anadolu ve Akdeniz Bölgelerini birbirine bağlayan bir geçit yoludur. Anadolu’yu kuzey ve batıdan bölen kervan yolları üzerinde bulunan Denizli, antik kentleri, höyükleri, tümülüsleri, kaplıcaları ve travertenleri ile Türkiye’nin görülmesi gereken yerlerinden biridir. Denizli horozuyla ünlüdür.
Denizli’nin Mutlaka Gezmeniz Ve Görmeniz Gereken Yerleri:
Travertenleri ile ünlü Pamukkale (Hierapolis), tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan hanlar ve kervansaraylar, antik kentler ve müzeler Denizli’yi turizm için çok cazip bir kent haline getirmiştir.
UNESCO’nun dünya kültür mirası listesinde adı geçen Pamukkale, Denizli’nin dünyaca ünlü sembollerinden biridir. Denizli’yi dünya ile buluşturan bu doğa harikası 700 m genişliğinde ve 160 m yüksekliğindedir.
Pamukkale’yi meydana getiren termal su aynı zamanda buradaki travertenlerin oluşumunu sağlar. Termal suda bulunan hidro karbonatın havayla teması sonucu karbon monoksit ve karbon dioksit havaya karışır. Bu tepkimede çöken kalsiyum karbonatın oluşturduğu dev sarkık kütleler her yıl binlerce turisti Pamukkale’de bir araya getiren travertenleri oluşturmaktadır.
Sahip olduğu şifalı termal havuzları ve tepeden sarkan kırmızı ve beyaz renkli travertenleriyle Pamukkale mutlaka görülmesi gereken doğa güzellikleri arasındadır.
Denizli’nin Antik Kentlerini Görmeden Ayrılmayın:
Denizli’ye gittiğinizde kentte bulunan 14 antik kenti de ziyaret etmelisiniz.
Şehir merkezinin güneyinden 18 km uzaklıktaki Hierapolis Antik Kenti içerisinde bulundurduğu çok sayıda tapınak ve dini mekanlar nedeniyle literatürde Kutsal Kent olarak anılmaktadır.
Aynı şekilde, şehrin 16 km güneyinde bulunan Laodikeia Antik Kenti tiyatroları, tarihi çeşmesi, stadyumu, Zeus Tapınağı, kilisesi ve tarihi meclis bankasıyla diğer bir önemli tarihi değerdir.
Denizli’nin Merkezindeki Zenginlikler:
Şehir merkezindeki Uçanbaşı mahallesinde yer alan Atatürk ve Etnografya Müzesi ile Hieropolis Arkeoloji Müzesi (1984 yılından bu yana müze olarak kullanılan eski Roma Hamamı), tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan Ak Han Kervansaray ve Çardak Han, Kaklık ve Keloğlan Mağarası, Honaz Milli Park Alanı da kentten ayrılmadan önce gezmeniz gereken tarihi yapıtlar arasında yer alır.
Denizli’nin Yemekleri:
Denizli‘nin tüm geleneksel yemek çeşitlerini bünyesinde barındıran zengin bir mutfağı vardır.
Kuzu tandırı, keşkek, sırıklı kebap, çökelekli gözleme ve leblebi çorbası gibi lezzetler yöresel yemekler arasındadır.
Kentin yöresel mutfağında sebzenin apayrı bir yeri vardır. Patlıcan yemekleri oldukça yaygındır. Kuru patlıcan dolması, patlıcan gözleme, patlıcan kebabı ve ebe gümeci en ünlü patlıcan yemekleridir.
Tarhana çorbası, kedi börülce çorbası, kuru börülce çorbası ve ovmaç çorbası yöreye özgü başlıca çorbalar arasındadır.
Tas kapama, sirkeli et, bezelyeli et, kuzu kapama, et kapama, kol dolma, kumbar dolma ve arapaşı Denizli’nin başlıca et yemekleridir. Yufka, simit ve bazdırma yöresel ekmeklerdir.
Denizli’nin Ekonomisi:
Denizli ekonomisi, tarım, tekstil, turizm ve sanayi gibi sektörler üzerine kuruludur. Özellikle tekstil üretimi ülke genelinde önemli bir yer tutar. Ayrıca pamuk, kekik, üzüm üretimi de şehir ekonomisinde etkilidir.
Denizli’nin Tarım ve Sanayi Ürünleri:
Denizli, pamuk üretimiyle tanınırken aynı zamanda tekstil ve deri sektöründe de önemli bir konuma sahiptir. Tarımsal ürünler arasında pamuk, üzüm, kiraz, domates ve pamuklu tekstil ürünleri öne çıkar.
Denizli’nin Kültür Ve Eğlence Durumu:
Festivaller Denizli kültürünün ayrılmaz parçalarıdır. Her yıl kentte 50’den fazla festival düzenlenir.
Ulusal Amatör Tiyatro Festivali (Mayıs), Uluslararası Halk Dansları Festivali (Haziran), Uluslararası Satranç Turnuvası (Ağustos), Ekonomi ve Kültür Festivali (Ağustos), Kiraz Festivali (Haziran) ve Geleneksel Leblebicilik Festivali (Haziran), Çal Kınalı Kuzu (Koyun Atlatma) Festivali gibi çok sayıda kültürel etkinliğin düzenlendiği bir kenttesiniz.
Büyük şehirlerle karşılaştırıldığında eğlence yaşamının çok hareketli olmadığı Denizli’de, özellikle şehir merkezinde, barlar, kafeler ve canlı müzik mekanları mevcuttur.
Denizli Merkezde Alışveriş Durumu:
Denizli’nin dokumaları, özellikle Buldan’da dokunan yöreye özgü, desenli, renkli, simli, pamuklu, ipekli giysi ve mefruşatlar dünya çapında bir üne sahiptir ve şehrin çeşitli yerlerindeki mağazalarda meraklılarıyla buluşur.
Şehir merkezinde yer alan Kaleiçi ve Babadağlar alışveriş merkezleri tekstil ürünleri, yöresel el sanatları, modaya uygun giyim eşyaları ve daha fazlasını alışveriş severlere sunmaktadır.
Denizli’nin İklim Durumu:
Denizli, genellikle Akdeniz iklimi etkisi altında olup yazları sıcak ve kurak, kışları ılık geçer. Ancak iç kesimlerde bulunduğu için bazı noktalarda karasal iklim özellikleri de gözlemlenebilir.
Denizli’nin Çevre İllere Uzaklığı:
Muğla-Denizli 230 km/ Aydın-Denizli 170 km/ Manisa-Denizli 270 km/ Burdur-Denizli 120 km/ Uşak-Denizli 130 km/ Isparta-Denizli 230 km/ Afyonkarahisar-Denizli 180 km.
Denizli’nin Büyük İllere Uzaklığı:
İstanbul-Denizli 600-650 km/ Ankara-Denizli 450-500 km/ İzmir-Denizli 220-250 km/ Antalya-Denizli 210-250 km/Adana-Denizli 530-580 km/ Bursa-Denizli 550-600 km
Denizli’ye Gittiğinde Yemeden, Görmeden, Almadan, Girmeden Dönme!
–Dünya harikası travertenleri ile ünlü Pamukkale’de güneşin batışını izlemeden
-Kırmızısu travertenlerini görmeden
–Karahayıt ve Yenice kaplıcalarının şifalı sularına girmeden
-Bir çok uygarlıkların yerleştiği antik çağın büyük ve kutsal kentlerinden; Hierapolis,Laodikeia, Colossae, Tripolis ve Heraclia’yı görmeden
-Kaklık ve Keloğlan Mağaralarını gezmeden
-Ağlayankaya ve Güney şelalerini görmeden
-Tarihi Kaleiçi çarşısını ve Babadağlılar iş merkezini gezmeden
-El dokuma, tekstil ve konfeksiyon ürünlerinden almadan
–Serinhisar leblebisi, Tavas pidesi ve Bayramyeri’nde Denizli kebabı yemeden Denizli’den geri dönme…
